Siyonist işgalcilerin Filistin’de yaptığı katliamlar Adana’da tel’in edildi

Siyonist işgal rejimi tarafından Filistin’de uygulanan soykırım ve katliama tepki göstermek amacıyla Adana Sivil İnisiyatif Meclisi (ASİM) tarafından yürüyüş ve basın açıklaması düzenlendi.

7 Ekim’den beri siyonist işgalcilerin Gazze’de uyguladığı vahşi katliam ve soykırıma tepki gösteren duyarlı Müslümanlar, yapılan zulme karşı sokaklara çıkmak, yürüyüş ve basın açıklaması yapmak suretiyle seslerini duyurmaya devam ediyor.

Adana Sivil İnisiyatif Meclisi (ASİM) tarafından düzenlenen yürüyüşe, STK ve  vatandaşlar yoğun bir katılım sağlayarak, siyonist işgale tepkilerini haykırdı.

5 Ocak Meydanı’nda toplanan kalabalık, tarihi Taş Köprüye kadar yürüdü. Yürüyüşte, sık sık; ‘HAMAS’a selam direnişe devam’, ‘Katil israil’, ‘Kahrolsun Amerika’, ‘Müslüman uyuma Filistin’e sahip çık’, ‘Katil İsrail’ sloganları atıldı.

Taş Köprü üzerinde sona eren yürüyüş sonrası, basın açıklaması yapıldı.

Basın açıklaması öncesi ASİM Başkanı Mahmut Eraslan bir selamlama konuşması yaptı.

Basın açıklamasını ASİM adına Adana Siyer Derneği Başkanı Sinan Konuk okudu.

“Selam olsun insanlığı karanlıktan aydınlığa çıkaran Muhammed (sav) yolunu takip edenlere, âleme adaletle hükmeden Ömer’in yarenlerine, ümmetin onurunu kurtaran Ebu Ubeyde’lere, Selahaddin’in torunlarına,  yüreği Kudüs için atanlara, Gazze için yol yürüyenlere, zulme sessiz duyarsız tepkisiz kalmayanlara, selam olsun insan olanlara insan kalanlara” ifadeleriyle konuşmasına başlayan Konuk,  “Yazıklar olsun çocukların parçalanmış bedenlerini görmezden gelenlere, annelerin feryatlarına kulak tıkayanlara,  ümmetin evlatlarını aç susuz yalnız bırakanlara, zulme rıza gösterenlere, zalime destek olanlara,  zulme sessiz kalanlara, yazıklar olsun ümmetin onuru Mescid-i Aksa’yı üç kuruşluk menfaatlerine satanlara.” dedi.

“7 Ekim’den bu yana 22 bin’den fazla insan şehit oldu”

Siyonistlerin Filistin’de uyguladığı zulmü ve işgali ahlaksızca yıllardır sürdürdüğünü kaydeden Konuk, “İsrail terör örgütü, Filistin ve Gazze’de büyük bir soykırıma imza atıyor. Siyonist rejimin sınır tanımadığı bu vahşette 7 Ekim’den bu yana 22 bin’den fazla insan şehit oldu, 60 bin’den fazla insan da yaralandı. Hala enkaz altında on binlerce insanın olduğu ifade ediliyor. Terör örgütü sadece çoluk, çocuk, kadın yaşlı sivil insanları değil sağlık görevlilerini ve gazetecileri de öldürüyor. Hastaneleri, ambulansları yardım tırlarını vuruyor.  Soruyorum size bu nasıl bir gözü dönmüşlük, bu nasıl bir vahşettir. Dünyanın gözü önünde başta soykırım suçu olmak üzere birçok savaş suçu işleyen İsrail terör örgütü bu zulümlere 7 Ekim’de başlamadı. Siyonistler Filistin’de bu zulmü zorbalığı ve işgali tüm dünyanın gözünün içine baka baka, şımarıkça ve ahlaksızca 75 yıldır uyguluyor.” diye konuştu.

“Sürdürülebilir tepkiler, olumlu ve sürekli bir değişime vesile olabilir”

Filistin’de yaşanan savaşın birçok Batı devletinin yüzlerindeki sahte maskeleri düşürdüğüne ve yapılan boykot uygulamalarının işgalciyi etkilediğine dikkat çeken Konuk, “Tüm dünya halkları, kendilerine çağdaş, modern, insan hakları savunucusu, özgürlükçü, demokratik olarak tanıtılan Batı medeniyetinin yüzlerindeki maskeleri Gazze’de düşünce aslında ne kadar ikiyüzlü barbar, acımasız, sınır tanımaz, vicdansız mahlûklar olduğunu gördü. Hem Gazze’de, Suriye’de, Doğu Türkistan’da, hem kendi coğrafyamızda ümmetin evlatları can verirken, bir hakeme atılan yumruk, Suudi Arabistan’da oynanmayan maç, cemaatleri hedef alan dizilerle, yılbaşı etkinlikleriyle gündem saptırılmaya çalışıyor. Ancak 7 Ekim’den bu yana dünyada bazı şeylerin değiştiğine de şahitlik ediyoruz. Mezuniyet törenlerinde Filistin bayrağı açan gençler, Filistin kefiyesi ile yollarda yürüyen kadınlar, alış-veriş merkezlerinde başlatılan protestolar ve futbol maçlarında tüm tribünleri ceza almalarına rağmen gerçekleştirdiği eylemler ve yüz binlerce kişinin katıldığı yürüyüşlerle sessiz kalmayı reddederek, israil’in işgal ve zulmünü tüm dünyaya yaymış oldular. israil’in işgaline, baskısına ve zulmüne karşı duruşumuz sürekli olmalıdır çünkü ancak sürdürülebilir tepkiler, olumlu ve sürekli bir değişime vesile olabilir. ‘Almazsak ölmeyiz ama alırsak ölürler’ şuuruyla hareket etmeliyiz. İşgalci israil’i destekleyen firmaları acil ve etkili bir şekilde boykot etmeliyiz. Bu ürünlere yöneldiğimiz her durumda, işgalcilere bir mazlumun canını alacak bir mermi sağladığımızın bilincinde olmalıyız.” ifadelerini kullandı.

“Bu katliamın bütün faillerine hadlerini bildirelim”

İşgal sona esrede direnişin devam edeceğini ifade eden Konuk, sözlerini şöyle tamamladı:

“Adalet ve özgürlük mücadelesinin öncülerinden olan Malcolm X’in “İster mermi kullansın ister oy pusulası, insan iyi nişan almalı. Kuklayı değil, kuklacıyı vurmalı” ifadesinden hareketle bu katliamın bütün faillerine hadlerini bildirelim. Gazze’deki sivillerin ölümüne yol açan saldırıları kınamakla yetinmeden, herkesi, her kurumu Siyonist israil’e ve arkasındaki sömürgeci düzene karşı mücadele saflarında birleşmeye davet ediyoruz. Boykotların olumlu etkileriyle, halkların iradesinin kuracağı adil bir geleceğe doğru adımlar atalım. Unutmayalım ki direniş savaştan daha uzun sürecek. israil işgaline karşı bir duruş sergilemenin, dayanışma içinde olmanın ve adaleti savunmanın bir yolu olarak birlikte adım atmamız çok önemlidir. Bu birlikteliğin devam etmesini diliyorum.

Onlar zulmü yaşadı bize edebiyatı kaldı!

Onlar destan yazdı bize tiyatrosu kaldı!

Onlar direniş gösterdi bize seyretmek kaldı!

Olanlar şahadete koştu bize ise sessizlik kaldı!

Bu duygu ve düşüncelerle hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.” (İLKHA)